Yerel gazeteci Talip Öztürk, içerik çeşitliliğini artırmanın yerel basının en büyük hedeflerinden biri olduğunu ancak bunun önünde ciddi yapısal engeller bulunduğunu belirtti. Öztürk’e göre hem insan kaynağı hem de ekonomik koşullar, yerel medyada konuların derinleşmesini ve çeşitlenmesini zorlaştırıyor.
Aynı haber döngüsü, yaratıcı içerikleri boğuyor
Yerel basında çoğu gazetecinin günlük koşuşturma içinde rutin haberlere sıkıştığını ifade eden Talip Öztürk, içerik çeşitliliği yaratmanın başlıca zorluklarından birinin zaman olduğunu vurguladı. “Muhabirlerin çoğu tek başına hem çekim yapıyor, hem yazıyor, hem de sosyal medyaya içerik üretiyor. Böyle bir tempoda derinlemesine dosyalar ya da yaratıcı içerikler üretmek neredeyse imkânsız,” dedi.
“Gündem hızlı akıyor ve biz hep yangın söndürmeye çalışıyoruz. Bu nedenle kültür-sanat, çevre, gençlik, kadın, engelli bireyler gibi alanlar yeterince yer bulamıyor.”
Eğitimli insan kaynağı sınırlı
Yerel medyada gazetecilik eğitimi almış ya da belli alanlarda uzmanlaşmış personelin azlığı da içerik kalitesini ve çeşitliliğini doğrudan etkiliyor. Öztürk, “Örneğin sağlık ya da çevre gibi teknik bilgi gerektiren alanlarda yazı yazmak için bu konuları anlayan, takip eden gazetecilere ihtiyaç var. Ama genelde her işi bir kişi yapıyor, bu da içeriği sığlaştırıyor,” şeklinde konuştu.
Ekonomik daralma, içerik üretimini baskılıyor
Gazeteci Talip Öztürk, ekonomik daralmanın da yerel medyada içerik çeşitliliğini azaltan temel faktörlerden biri olduğunu söyledi. “Bir dosya haber yapmak, bazen birkaç gün saha çalışması gerektirir. Bu da hem zaman hem bütçe meselesi. Gazetecilik böyle bir yatırıma dönüşmediği sürece, hep en hızlı ve en kolay olan tercih ediliyor,” dedi.
“Kültür, spor, çevre, insan hikâyeleri gibi konular çoğu zaman ‘gereksiz lüks’ gibi görülüyor. Oysa bu alanlar toplumun aynasıdır ve yerel basının ruhunu oluşturur.”
İçerik çeşitliliği, toplumun çeşitliliğini yansıtır
İçerik çeşitliliğinin, yerel medyanın demokratik işlevi açısından hayati önemde olduğunu vurgulayan Öztürk, sözlerini şöyle tamamladı:
“Toplumun farklı kesimlerine ulaşmak, onları görünür kılmak istiyorsak içerik çeşitliliği şart. Yerel basın sadece siyaseti ya da belediye faaliyetlerini takip eden bir yapıya sıkışmamalı. Yayın politikamızda bu çeşitliliği sağlayacak modeller üzerine kafa yoruyoruz. Zor ama vazgeçilmez bir hedef.”